31 Temmuz 2010 Cumartesi

Veee Bioderma After Sun Milk kazanannnn

23 numaralı yorum sahibi elcincin oldu..Tebrikler..Bilgilerini atarsan kargonu pazartesi göndereceğim..


Bu arada arkadaşlar Random sonucu bilgisayarımda kayıtlı ama buraya yapıştırmayı başaramadım..

elcincin dedi ki...


izleyiciniz oldum bologumda da paylaştımhttp://www.blogger.com/posts.g?blogID=936707619541756909

ben üzüm kolyenize yorum yaptım http://reyhanlahersey.blogspot.com/2010/06/stork-2010-model-uzumlu-kolye.html bayılırm takılara
elçin şenbülbül
elcinahmet02@gmail.com

30 Temmuz 2010 Cuma

Geemukoo&Asil Adımlar' dan gelen babetim

Sevgili Geemukoo bloğunda Asil Adımlar' dan babet hediye ettiği bir çekiliş düzenlemişti.Şanslı bendim..İşte gelen babetler..


Teşekkürler arkadaşım, teşekkürler Asil Adımlar..

Babet ayağıma olmadı maalesef, sanırım babetlerin kalıbı küçük oluyor, bir siteden daha gelmişti babet kendi numaram ama olmadı, oysa aynı sitenin deri ayakkabısı olmuştu.artık bir başkası giyecek..

29 Temmuz 2010 Perşembe

Mesajlı çikolatalara bayıldım

Ne hoş bir hediye alternatifi değil mi?


İncelemek isterseniz bi dünya çikolata var burada...

SARU ile tanıştın mı kuzum?

Ben mi? Yok daha kullanmadım, kullanma arzusu içerisindeyim. SARU' ya ilgim şuradan geldi..

Habertürkte bir köşe yazarının köşesinde görüp not etmiştim SARU' yu.Yazar içinde petrol kimyasalları bulunmayan nemlendiricim Darıcadan geliyor kapıma demişti..Vakit bulup da Cevahir AVM' ye gidebilsem SARU' yla tanışacağım kısmetse..

Şimdi bak şu SARU' nun marifetlerine, ne diyor SARU bülteninde=

Sertifikalı Organik Kişisel Bakım Ürünleri ömrümüze ömür katacak...


-9’DAN 90’A “SARU” HAYATIMIZDA

Dünya genelinde çok az sayıda bağımsız kuruluş organik ürün sertifikası verebiliyor. Bu nedenle “organik” olduğu ifade edilen kozmetiklerin sertifikalı olması büyük önem taşıyor. Dolayısıyla sertifikasız ürünlerin “organik” olma iddiası sadece sözde kalıyor!

İşte “Saru Organik” Türkiye’de ilk kez, bu belgeye sahip 4 dünya markasının kişisel bakım ürünlerini Şişli’deki Cevahir AVM’nin 1. katında “İyi Yeryüzü Vatandaşları” ile “henüz ana rahmindeyken” buluşturuyor...

%100 Türk sermayeli bir kuruluş olan Saru, kimyasal ve çevre kirliliği yaratan tarım ilaçları, suni gübreler, genetiğiyle oynanmış organizmalar vb. gibi maddeleri barındırmayan sağlıklı kişisel bakım ürünleri sunuyor. Böylelikle insan, doğasına uygun maddelerle üretilen bu ürünler sayesinde sağlığını koruyabiliyor; ömrüne ömür katma şansını yakalayabiliyor!

Saru’nun ürün yelpazesinde dünyaca ünlü La Clarée, Ciel D'Azur, Erbaviva, Surya Brasil'in anne-bebek, hamile, kadın ve erkek kategorilerinde cilt, saç ve vücut bakım ürünleri bulunuyor.

LA CLARÉE

Fransız La Clarée’nin Oliv’ serisi ürünleri, zeytin yaprağı ekstresinin bin yıllık özelliklerini yeşil çay, edelweiss ve aloe vera özleriyle bir araya getiriyor. Cildin serbest radikallerle savaşmasına yardımcı olarak, deri ile ilgili stres oluşumunu önlüyor ve hücre yenilenmesini harekete geçiriyor. Üst tabakayı nemlendirerek, daha dayanıklı ve daha iyi korunmuş bir cilt yaratıyor.

CİEL D’AZUR

Bir başka Fransız markası Ciel D’Azur’un şifalı kil ve aloe vera içeren iki farklı ürün grubu bulunuyor. Bu gruplarda diş macunları, şampuanlar, saç kremleri, duş jelleri, vücut sütleri, nemlendiriciler ve tıraş kremleri bulunuyor.

ERBAVIVA

ABD’de üretilen Erbaviva markası, yeryüzünün var olan en saf, en doğal organik cilt ürünlerini bir arada sunuyor. Anne adayları ve bebekler için eşi benzeri olmayan saf ürünleri ve herkes için her çeşit banyo ve vücut ürünleri bulunuyor. En yüksek kalitede organik içerikler ve esansiyel yağlar kullanılan bu ürünler özellikle Hollywood’un ünlü isimlerince tercih ediliyor.

SURYA BRASIL

Surya Brasil’in “Amazonia Preciosa” serisindeki saç ve cilt bakımı ürünleri “mucize ağaç” olarak tanımlanan “preciosa”dan üretiliyor. Neredeyse “her derde deva” bu ağaç, sadece Amazon’da yetişiyor ve bu ürünlerde yeni mucizeler yaratıyor.

SAPIEN

Yine Surya Brasil imzasını taşıyan Sapien markası, erkek bakımı ürünlerini kapsıyor. Sapien’in tıraş öncesi yüz peelingi, tıraş kremi, tıraş sonrası kremi, şampuan, duş jeli ve şekillendirici jölesi bulunuyor. Ve hergün kolaylıkla, pratik ve etkin bir şekilde kaliteden ödün vermeden kendisiyle ilgilenmek isteyen modern erkekler için tasarlanmış bu ürünler, “Babalar Günü” armağanı için mükemmel bir seçenek oluşturuyor...

Sağlığına önem veren tüketicilerin tercih ettiği bu ünlü markalar CosmeBio, Ecocert, Certifie Agriculture Biologique, USDA Organic gibi saygın ve güvenilir kuruluşların sertifikalarını taşıyor.

İncelemek istersen http://www.saru.com.tr/

28 Temmuz 2010 Çarşamba

Bir Dondurma tutkunu benin Algida Çorlu Fabrikası Gezisi 2

Efendim bu yazı dizisinin ilki için sizi buraya alalım..

Haaa nerede kalmıştık..Güzel bir otobüs yolculuğu sonrası Algida Çorlu Fabrikası' na ayak bastık..Ooo fabrikanın dış görünüş albenisi  de yerindeymiş hanii..Bknz. resme.


Bu resimdeki yavru benim yavru..Fabrikanın özellikle üretim bölümünü de gezdikten sonra, geleceğe dair kararlarında bir dizi değişiklik yaptı yavrum.Dedi ki:

-Anne, ben büyüyünce dondurma üreticisi olacağım.
-Hay hay evlat demek düştü bana da..

Bu resimde de gördüğünüz üzere kara kara düşünüyor, sanırım böyle devasa bir fabrikayı nasıl kurarım diye:)

Bizim için harika atıştırmalıklar hazırlanmıştı çay/kahve ikramının yanında..Hepsi çok harikaydı, ama ne yalan söyleyim , ben ve oğluşum çoğunun tadına bakamadık, zira hemen dibimizde Magnumlar, Cornettolar mıknatıs gibi çekiyordu bizi kendilerine..Yedik de yedik valla..

Bu arada yavrumun geziye katıldığı gün öksürüğü de vardı, ben kesin dönüşte yorgan döşek yatar dedim ama, şükürler olsun bana mısın demedi, o kadar dondurma yedi, haydi maşallah deyin kuzuma..Hani Avrupa' da Dondurma hasta etmez derler, kışın da yerler ya doğru mu ne?

Neyse efendim, bizi sunum salonuna aldılar.Sunum gayet sıcak bir ortamda yapıldı, sıcaklıktan kastım elbette Algida' nın sunum veren görevlilerinin sıcaklığıydı.Soru-cevap şeklinde olması da güzeldi.Sağlıklı-hijyen dondurma üretimi nasıl olur fikir sahibiydik sunum sonunda hepimiz.

Ben de "Yeni tadlar elde etmek için neler yapıldığını" sordum, ayrıntılı bilgi verildi.

Sunum sonrası gruplar halinde üretim alanı gezildi.Biz çilek grubu olarak sonuncu gruptuk.Sıra bize gelince çantalar, takılar bir odaya bırakıldı.Allahım yok böyle bir hijyen,boneler, önlükler, çocuklar dahil,galoşlar verildi herkese.Ahahah o halimizle resim çekinmekten de geri kalmadık.

İçeride tekrar galoşlu ayakkabı temizliği yapıldı, eller antibakteriyel ürünler ile yıkandığı halde, son aşamada elerimiz bir de sıvı püskürten cihaz içine sokuldu,diyorum ya yok böyle bir hijyen..Bu aşamaları gördükten sonra Algida marka dondurmaları gözü kapalı yerim ben, yiyin siz de..

Üretim sahasına girdik, girilemeyecek bölümler bantlarla ayrılmıştı.Bir mühendis gözüyle de baktım tabii, otomasyon almış başını gitmiş.Açık halde duran kartonlar bile makinalarca koli haline getiriliyor.İnsan emeği saf dışı tamamen, her iş makinalarda bitiyor.Müthiş bir teknoloji.

Algida NATO tarafından sürekli denetlenmekte olup Amerika dışında NATO’ya dondurma tedarik eden tek firmaymış arkadaşlar.

İşte bu da benim KÜÇÜK GURMEM METEM=


Nasıl da tadıyor 40 yıllık gurme edasıyla taze dondurmayı..

Yine uzattım dimi, bende bu çene varken:) Devamı bir sonraki postta olsun barii..



27 Temmuz 2010 Salı

Adam gibi bir sütlaç tarifi bulamadım, ona yanarım

Bir süredir, netteki bir çok sütlaç tarifini denedim, ocakta yapılanından, anne sütlacı olanından..

İşte budur diyemedim denediklerime maalesef...

Belki ben hatalı uyguluyorumdur tarifi..Misal 1 ölçü pirince katılacak suyu, ben 2 ölçü için 2 katına çıkarıyosam, ya katı ya da sıvı oluyodur...

Ama sonuç olarak olmuyor işte, var mı sizin bana, bak şunu dene, bana dua et diyeceğiniz birebir ölçüsü ile tutan sütlaç tarifiniz, tutsun, aha buradan teşekkür yazacam tutturana..Haydi, bekliyorum..

Defans Bitki Özlü sinekkovan vücut losyonu



Benim özellikle sivrisineklere karşı kullandığım yeni ürünüm bu arkadaşlar..Defans Bitki Özlü sinekkovan vücut losyonu Türkiye’deki ilk ve tek bitki özlü kovucu losyonuymuş, ben de yeni kullanmaya başladım. Diğer ürünler 3 yaşın altına önerilmezken bu ürün 2 aylık bebeklerde ve hassas ciltlerde kullanılabiliyormuş.Kene, arı, sivrisineklere karşı da etkiliymiş.

26 Temmuz 2010 Pazartesi

Bir Dondurma tutkunu benin Algida Çorlu Fabrikası Gezisi 1

Geçen hafta Sevgili Aylin Hanım' dan Algida Çorlu Fabrikası’na katılım ile ilgili bir davet aldım.O haftada aksi gibi migrenim tutmuştu ama, gezi gününe kadar geçer ümidiyle kabul ettim.Zira 5,5 yaşındaki oğluşum Metem için de harika bir gezi olacaktı bu..

Bu yıl henüz daha izne bile çıkmamış olan ben bu durumu, leyleği bırak havada, dağda, kırda, bayırda bile görmemiş olmama bağlıyordum.İçimden de gelmiyordu açıkcası bir yerlere gitmek, evde kalmak daha cazipti benim için nedense.Hatta 5 temmuzda aldığımız izin kararını bile erteledim bu psikolojiyle.

İşte Algida daveti bir kızılderili olsaydınız lakabınız ne olurdu sorusuna "tabii ki oturan boğa" cevabı dışında verebilecek bir cevabı olma şansı doğurdu bana:)

Bu harikülade gezi için Aylinciğime ve Algida' ya kocaman teşekkürlerimi gönderiyorum.

İstanbul dışında oturduğumuz için gezi sabahı sevgili oğluşum katılacağı gezinin hariküladeliğini kestirmiş olmalı ki, sabahın 6' sında tek bir Metecim dememle uyandı.Çabucak hazırlandık, otobüse bindik.Tam da vaktinde Kadıköy' de Algida otobüsünün olduğu yerdeydik.Bizim otobüsün sorumlusu Excel İletişim Danışmanlığından Cengiz Bey' le tanıştık, ilgileri için teşekkürler kendisine.. 

Ben otobüs çok dolu olur, Metemi (Metehan) kucağımda oturtmak durumunda kalabilirim diye yanıma gazete almamıştım ama, gazetesiz yolculuk da benim için zordu.Ahhh otobüse bir baktım günlük bir sürü sıfır gazete bizi bekliyordu.Daha oracıkta gönlüm fethedilmişti.Üstelik en öne oturma şansımız da oldu, oğluş bir koltuğa sevgili annesi ben diğer koltuğa.

Bu benim bloggerların katıldığı ilk etkinliğimdi.Tanıdığım pek kimse yoktu.Ama ben bir blog müptelası olarak katılımcı blogların çoğunu biliyordum, mutlaka bloglarına bir uğramışlığım vardı.

Nitekim yan tarafta Lezzetibol bloğunun hoş mu hoş sahibesi Tijen Hanım ve dünya tatlısı oğlu Egemen oturuyordu.Egemen ve Metecik zaman zaman biz anneleri bunaltmadı değiller yolculuk sırasında ama bunlar da anne olmanın bonusları değil mi?

Otobüs hareket ettikten sonra çay/kahve ve poğaça/açma ikramı da hoş bir jest oldu.Sonrası oğluş uyudu genelde yol boyunca, ben gazete kurdu ise tam 3 gazeteyi yol boyunca tüm ekleriyle devirdim.Önemli bulduklarımı not alaraktan, bayılıyorum bu gazete okuma sevdama.



Çorlu güzergahına bu benim ilk gidişimdi.Yol boyunca etrafı da kestim tabiii..Genelde ayçekirdeği/günebakan tarlaları hakimdi yola resimlerde görüldüğü üzre..Ben de çok severim onları.Hatta bir anım da vardır onlarla ilgili bir başka yazımda anlatırım onu da..Bu yazı çok uzadı farkındayım.Devamı bir sonraki postda olsun o vakit... 

25 Temmuz 2010 Pazar

Hediye etkinliğim için son haftaya giriyoruz

Bloğumdan bioderma-after-sun-milk belki de size çıkacak..

O zaman sizi buraya alalım..31 Temmuz 24:00 da katılım bitiyor..

Bu arada eksiklikleri olan tamamlasın,izleyici olmayan, duyuru yapmayan arkadaşlar var..

Bol şans canlar..

23 Temmuz 2010 Cuma

Ünlü Türk düşünmezi Fazıl yine işkembeden sallamış

Yine mi napmış, napcek..

“Türk halkının arabesk yavşaklığından utanıyorum” demiş ..

Biri Fazıl' ı fabrika ayarlarına döndürmeli, zira o da mutlaka bir yerde belki de anasının karnında arabesk dinlemiştir.Zira Türkiye' de yaşıyor..

Yavv köklü bir piyano sevdam olmasa şeytan diyecek at gitsin o sevdayı içinden..Sırf bunun yüzünden..Allahtan Tuluğhanım Uğurlum var imdaden...

Köyden Memet emmim de haber salmış Fazıl' a

Elçiye zeval olmaz.Demiş ki:

-Geldi köyde piyano çığırdı da dinlemedik mi? Ben Hatce ninenle nişanlıyken bubası koymazdı beni yanına da Hatcem' e hasretimi arabesk dinleyerek atardım.İlişmesin müziğimize garii..

Ayy şimdi benim de canım nasıl ekmek arası acılı arabesk çekti, offfff..

SUSADIM ÇEŞMEYE VARMAZ OLAYDIMMM..
Elinden bir tas su içmez olaydım
Yolum düştü köyünüzden geçmez olaydım
Gelmez olaydım güzel yüzüne bakmaz olaydım

Off Ferdi' nin yanık sesinden de ne gidiyür beeee..Sesi fazla açtım ammeee komşular rahatsız deelsiniz demi?Neee az daha mı açem, hay yaşa....

Aha bu da benden Fazıl' a gitsin en koyusundann..


Orhan Gencebay - Kaderimin Oyunu
Yükleyen Petite_plumes. - Video klipler, sanatçı röportajları, konserler ve çok daha fazlası.

GICIK MIYIM?BENCE GICIĞIM:)

Bu kargacık diş sırası bekliyordu kanımca


Ben de tam oradan geçiyordum o sıra..

-Geçmiş olsun..Hemşerim memleket nireeee?..deyim şuna dedim ammaaa..
-Başlatma şimdi hemşerinden, canım dişimde zati der diye tırstım..


22 Temmuz 2010 Perşembe

Alper Kul' dan Sempatiğimsin şarkısına gellll



Şen Yuva dizisinde Nurettin karakterini hayata geçiren Alper Kul' un kendi yazıp bestelediği şarkısı bu..

Ses eccük daha eğitilse mi ne?
Şen Yuva Dizisi Sempatiğimsin Şarkısı | dizifilm.com

Şiştim, Yılmaz Morgül radyoda nasıl övüyor kendini

Dünyanın en iyi kasetini yaptım, başka yapan varsa gelsin tarzında övmeler..Ayyyy kal geldi, kilolarıma kilo eklendi, şiştimmmmmmmm..

Lailaheillah ya..Kasetini dinlerdim belki amma artık mümkünatı yok..

Onu bunu bilmem seni başkaları övecek varsa övülesi bir yanın...

Anamm şimdi de Türkiye' nin her yerinde ben varım diyor..Gece önüme çıkmasın!

21 Temmuz 2010 Çarşamba

BİSCOLATA MOOD


Teşekkürler Şölen..Moodlarım kargoda biraz hasar görmüş, kırılmış çoğu ama, tad enfesss..Çocuklarımdan zor resim çekebildim.Baksanıza kurdela arkada kalmış..



Neyse halin odur Moodun çıtırı bunlar...Çok eğlenceliii..

Çocuklarım bir dilek tuttu ve biscolatasını çekti..İşte küçük prensime çıkan=AŞK ..evet..İhihihhh..

Kime aşıksın? dedim..Sana tabii ki dedi ve inanın sonuna da ŞİMDİLİK ekledi..Napalım şükür buna da..


Bu da büyük prensime çıktı..Uğur böceği şans getirir dimi..Şansın bol olsun evlat..


Ne yalan söyleyim bir büyük olarak ben de onlardan aşağı kalmadım yeme konusunda..Tabii yerine yenilerini almak şartıyla kabul ettiler yavruslarrrr:)

İzzet Yıldızhan'ın üç ayrı hanımdan beş çocuğu varmış

Ohaaaa..

20 Temmuz 2010 Salı

Kadında en güzel yaş 31' miş

Haydaaa ne işin var çaydaaa..

Yandık ki ne biçim Lailaheillah ya..Biz o yaşı geçeli kaç yıl oldu efendiiii..Şeytan diyor şuracıktan at kendini aşşaaaa..

Bitirdiniz be biz 32 yaş üzeri kadınları, kına lazım mı?

Yok bişi deel koca okuyacak bunu, al kendin oku, bittiğinin resmidir diyecek..Abovvvvv..Der mi ki acep?..

Hüngürt..

Nottingus=Haber Sabahtan alıntı, ne diyo bak hele=Kadın ve erkeklerin katıldığı bir anket sonucu kadının en güzel olduğu yaşı 31 olarak belirlendi.

Bir not da Ahmet Hakan' a=Twitter da 32 demiştin, sağolasın be 1 yaş da geriye bakınca ferahlatmıyor değil insanı..

Zati ben nicedir JLO' ya bakar Fatih Ürek' i görürüm



JennIfer Lopez'in vereceği konser iptal olunca KKTC'deki Cratos Premium Hotel Fatih Ürek'le anlaşmış.

Zati ben nicedir JLO' ya bakar Fatih Ürek' i görürüm..

Hattası Fatih eccük dişini çıksa 2 JLO bile çıkarır gendüsünden..

Bak sevgili okurcan sen de bak.

Hanimiş de Fatih okkalı bir hık deyip JLO' nun burnundan mı düşermişşş...Gerçi düşerkene biraz fazla yuvarlanmış ammaaaa o gaddare kusur Kadı kızında demiii.. 

Haaa bu arada Fatih' te arabir Rober Hatemo da görür gibi olmuyor değilim..

Dipnotcuk:Resimler Sabah internet sitesinden..

16 Temmuz 2010 Cuma

Sevecen' den gelen eşarbım

Sevgili Sevecen geçenlerde bloğunda eşarp çekilişi düzenlemişti.Talihli bendim, seviyorum bu arabir tutan talihimi..

İşte eşarbım..Fular olarak kullanacağım onu.Çok teşekkürler Sevecencim...



Ne şık bir hediye paketi değil mi?


Bu kırmızı gülün arkasına da aşağıda görüldüğü üzeri şık bir not düşmüş arkadaşım..


İşte bu da tam görüntüsü eşarbımın...

14 Temmuz 2010 Çarşamba

Yakışır yurdum fırıncı amcasına



Bu resmi geçen hafta sonu Habertürk gazetesinde gördüm.

Fırıncı amcaaaaa..Biz beklerik beklemesine de..Gittiğin sörf hangisi?

Eda Taşpınargillerinkinden mi?

Biz garibanların internette yaptığından mı?

Aşkolsun Kevin, o bisikleti ben tasarlayacaktım



İngiliz tasarımcı Kevin Scott tasarlamış bu bisikleti...Katlanabilir kendileri...Hani hırsız neyin eccük daa uğraşsın çalmak için deyuu..

Tasarımda sınır yok agaaaaa...

Ve de tasarlayacağım şeylerin sayısı gün geçtikçe azalıyor..Misal bunu ben tasarlayacaktım:)

Aşkolsun Kevin, neden Kevin?

Neyse ben tasarlayacağım zımbırtılar listesinden bunu sileyim de önüme bakayım...

Ahhhh Kevin ahhhh..Ühüüüüüü..

Not:Haber buradan alıntıdır.

Swarovski' nin bu kolyelerine bitiğim!




Bu parçalar 2010 koleksiyonundan..Koleksiyon için swarovski' ye alalım sizi..

11 Temmuz 2010 Pazar

Bioderma After Sun Milk isteyen beri gele



An itibariyle ilk hediye kampanyama start vermiş bulunmaktayım..Hediyem BIODERMA PHOTODERM AFTER SUN 200 ML..
Şartlarım=

1-İzleyicim olunuz.
2-Bloğunuz varsa bloğunuzda, yoksa face hesabınızda hediye etkinliğimi duyurmak ve linkini bu yazıma yorum olarak yazmak...
3-En beğendiğiniz yazıma yorum yazınız ve yazı konusunu belirterek şu yazınıza yorum yazdım diye bu postun altına yorum olarak yazınız.

31 Temmuz 24:00' da ise katılımı bitirelim.Bitiş sonrası 1-2 gün içinde çekilişi Random amcamla yapıp, kazananı duyuracağım..Kargo tabii ki şahsım tarafından karşılanacaktır. 

NOT1=Bu iş hoşuma giderse daha sonra da gerek giysi gerekse kozmetik dolabımda yığılmış olan ve elbette hiç kullanılmamış ürünlerden hediye vermeye devam edeceğim..

NOT2:Bu arada İxir Döşemelik Kumaş Temizleyici kazanma şansınız halen devam ediyor.Katılım şartları için sizi buraya alalım.

BIODERMA PHOTODERM AFTER SUN Ürün bilgisi=
-Yüz ve vücut için

-Ultra nemlendirici ,yatıştırıcı ,bronzluk süresini uzatıcı ,taze doku

-En hassasları da dahil tüm cilt tiplerine uygun güneş sonrası bakım

Photoderm After Sun ,güneşle temastan sonra cildi nemlendirir, ileriki güneş temaslarına hazırlamaya yardımcı olur ve UV ışınlarına karşı cildin doğal koruma sistemlerini güçlendirmeye yardımcı olur.Özel patentli Hücresel Bioprotection formülü ,cilt hücreleri için optimum uzun dönemli koruma sağlar ,hücresel hasar riskini azaltmaya destek olur.Emolyan aktif içeriklerle zenginleştirilmiştir.Ciltteki tıkanıkları rahatlatmaya yardımcı olur ve doğal bronzluğun uzun süre kalıcı olmasını destekler.Temizlenmiş cilde uygulayınız. (alıntıdır)

Şans güldü mü gülüyor agaa..Velev ki Ahtapot ol..

Bak Ahtapot Paul' e nasıl da malı götürüyor..Gerçi bir ahtapotun götürdüğü mal ne olabilir en nihayetinde..Sınırsız midye mi? Olsun onu bulamayan da..Yaşam standartlarında Paul' ünkini yakalayamayan o kadar kişi var ki..

10 Temmuz 2010 Cumartesi

Yenilirseniz bana ağlayarak gelmeyin

Dedi 5 yaşındaki oğlum..Niye?.Bu akşamki Uruguay-Almanya maçında kendisi abisiyle Uruguay' ı tutuyordu..Bana sordu:
-Anne sen hangi takımı tutuyorsun? diye.
-Almanya, dedim.
-Yenilirseniz bana ağlayarak gelmeyin dedi.
Görecik evlat..

Veeeee sonuçç..Almanya=3, Uruguay=2 NOLDİİİ EVLATTTT..

9 Temmuz 2010 Cuma

Vuvuzela' nın mucidi pazar akşamına kadar bulunsun

Sabah Yazarı Yüksel Aytuğ, Yakından Kumanda köşesinde Zap'tiye bölümünde yazmış.

"TRT, vuvuzela'nın 65 yaşındaki Güney Afrikalı mucidini bulup, röportaj yapacakmış. Vallahi çok iyi olur. Hiç olmazsa kime söveceğimizi biliriz!.." diye..Ok bekliyoruzzzz..

Ammma, pazar akşamına kadar buldunuz buldunuz, ondan sonra kim öle kim kala ki bir daha Afrika' da Dünya Kupası maçları görsün..

Ha bir de Vuze yaz bilmem hangi numaraya mesaj attırıver, Vuvuzela melodisi cebine gelsin demiyor mu? anında attırıveriyorum....Hay Vuvuzela başına on yüz bin kunduzzzz..

Reklam hiç kimsenin bağırmadığı yerde sesini yükseltmektir

Sessiz sedasız oturduğu yerden keşfedilmeyi bekleyen markaları evde kalmış kızlara benzetiyorum teşbihte hata olmaz düsturundan yola çıkarakkk..Sen evde otur, millet kapıda senin için sıraya dizilir, çok beklersinnn..

Hafızamda çok net değil, gerçek mi hikaye mi, okuduğumda çok sevmiştim, ama ne yazık ki hatırlamıyorum detayını..

Patron bir kaç adamını dünyanın belirli ülkelerine gönderiyor.Pazar araştırması yapın diyor..Birini de ya Afrika, ya da Hindistan' a yolluyor..Firma da ayakkabı firması tabii..Diğerleri Misal ,Hindistan' a giden için orada ne pazarı bulunur ki diyor..Neyse döndüklerinde, bizimki diyor ki:

-Orada müthiş bir pazar var..
-Nasıl?  diyor patron,
-Orada herkes çıplak ayakla geziyor..Oraya ayakkabı götürmek turnayı gözünden vurmakla eşdeğer..

Netekim de turnayı vuruyorlar gözünden..Hikaye yanlışsa bilen erbabı düzeltsin lütfennn..

7 Temmuz 2010 Çarşamba

İxir Döşemelik Kumaş Temizleyicisi isteyen beri gelsin




Yukarıda orta resimde gördüğünüz ürün kiti Sertex Firmasının nanoteknoloji ile geliştirdiği döşemelik kumaş temizleme sıvısı İxir arkadaşlar..Sertex bu ürünü kahve, çay, çamur ve kül gibi akla gelebilecek her türlü lekeyi zorlanmadan çıkarabilsin diye üretmiş..

Ürün özellikle taze lekelerde, ki bu hanımlar için çok önemli, anında müdahale etmesi şansı vermekte..Ayrıca ürün kokusu mükemmel, temizlik işkence olmaktan çıkar bu kokuyla kanımca..Set bileşenleri de çok iyi düşünülmüş..Biz hanımlar bayılırız minik fırçaydı, süngerdi, hepsi bir arada setlere.

Bu ürünle ben de yeni tanıştım, ileriki günlerde deneyimlerimi de paylaşacağım elbette ürünle ilgili..

Eğer sizler de bu ürünü deneme şansına sahip olmak isterseniz Sertex' in sitesinde sağ altta Face ikonuna tıklayıp gruba dahil oluyor ve kendi arkadaş grubunuza da davet yolluyorsunuz.20 Temmuz’a kadar, en çok arkadaşını üye yapan 5 kişiye büyük boy İxir temizleme kiti, 5 kişiye de kura ile küçük boy İxir temizleme kiti firma tarafından yapılacak kura sonucu hediye edilecektir..Şans sizden yana olsun..

Ayrıca İxir  Döşemelik Kumaş Temizleyicisinin Sertexin sitesinde satışı da mevcuttur.

NOT:Arkadaşlar kampanya bloğumda yapılmıyor, ben sadece firmaya ürünlerini kayda değer bulmamdan  ötürü ürünlerden facede bir kampanya yapabilirsiniz diye teklif götürdüm, firma da sağolsun kabul etti..Dolayısıyla buraya yorum yazmanıza gerek yok..Eeee tabii bu arada bloğuma da izleyici olursanız ben mutlu olurumm, ama kampanya şartı değil bu..Şartlar yukarıda ve bloğumdan bağımsız..Ancak ürünlerle ilgili isterseniz buraya yorum yazabilirsiniz.. 

6 Temmuz 2010 Salı

Dünki yorumları yayınlayabildim

Bugün yorum denetlemeden dün kayboldu diye üzüldüğüm yorumları yanıtlayabildim şükürrr..Önceki 2 postumda da 0 yorum yazan yere tıklayınca yayınladığım yorumlar görülebiliyor..Neden yorum olduğu halde 0 yorum yazıyor muammaaaa..

Bir de dün yorumları mailime de gelsin diye ayarlamıştım, artık mailime de geliyor, bu da iyi oldu...

Bloğuma en son yazılan yorum kayboldu

Meraktayım, biraz önce yeni 1 yorum yazılmış görünüyordu, yorumu tıkladım yayınlamak için, yorum görünmüyor dedi..

Noldu acaba? Kim yazdıysa sorry arkadaşım, kayboldu yorumun...

Offf arkadaşlar siz siz olun, bugün bloggerdaki sorun düzelene kadar bloğunuza yazılan yorumlara tıklamayın, ben düzelmiştir diye şimdi gelen 3 yorumu tıkladım yine uçtu yorumlar, şimdi düşün düşün dur, kim yazmıştı, ne yazmıştı, ölezem meraktan...Çatlayazam hattasııı.....Eneeeee hattasııı bunu da yeni buldum...Kullanırık artıkın...

5 Temmuz 2010 Pazartesi

Sinangil' den gelen unlarım


Sevgili Sinangil bu unları ben daha bloğumu açmadan göndermişti..Sinangile bir kez daha teşekkür etmek amacıyla ürün resimlerini bloğumda yayınladım..

Sinangiller zaten uzun bir süredir mutfağımda yer almaktaydı, bu vesile ile yeni ürünleriyle de tanışmış oldum..

4 Temmuz 2010 Pazar

İrmik helvası yanında kaymak tadında krem şanti


İrmik helvasının tarifine Devletşah' ın bloğundan bakabilirsiniz, ben onun tarifiyle yaptım.Tarif birebir tutuyor, harika oldu, epeydir böyle güzel irmik helvası yemedimdi..

Ben Çam fıstığı olarak Kotanyi marka kullandım..Kotanyi ürünleri yeni keşfim..Ürünlerini sitesinden inceleyebilirsiniz..Kotanyi ürün yelpazesi hayli geniş, onlara ben baharat sevdalıları diyorumm bu işe gönül vermelerinden mütevellit..

Bu defa irmik helvasının yanında Dr. Oetker ' in kaymak tadında krem şantisini tercih ettim..Bu ikili arasında müthiş bir uyum olduğunu gördümmm..Tek kaşıkta irmik helvası ve krem şantiyi lüpletiyorsunuz, damağınızdaki o enfessss tada bayıla bayılaaaaa...

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Stork üzümlü kolye

Şık bir gece elbisesi üzerinde hoş durur kanımca..


Kolye Stork Mücevhere aitttt..

1 Temmuz 2010 Perşembe

O pantolonu senin kafana geçirecem Reşit Emmiiii


Hanımın Çiftliği dizisindeki Reşit Emmi, nam-ı değer berber Reşit' i bilin mi?

İşte bu Reşit emmi nasıl dizi başladı, pasa bordo renkli bir pantolon giyiyor..Hatta bir kaç haftadır kendimi, oğluma "şu Reşit' in pantalonu bordo mu?" diye sorarkene buluyom..Oğlan da "he ana bordo, geçen hafta da sordundu" diyürrr..Ay ne bilim adam şaşkeza değişmiştir de ben görememişimdir, ama nirdeeeee..

Allah' tan adamı bir kaç bölüm önce Gülizar' la çiftleşme sahnelerinde pijama neyinle görebildik de eccük yüreğimize su serpildi..

Yav dizinin sevgili stilistleri her fırsatta bu zeka küpü olduğunu iddia eden Reşit' e reva mı bu?
Bah bu işe el atın, yoksama dizinin setini basıp, o olmayası bordo pantolonu Reşit' in kafasına geçirecem ..Kendimi tutamayabilirim oğa göre....Haaa adama ceket de en az 1 beden küçük geliyürrrr?Her şeyi ben mi deycem size?

Bir kaç da soru=
1-Bu adamın aynı pantolondan kaç tane var, zira bunun yağmuru var, çamuru var..Bu pantalon yıkanmıyor mu hiç?

2-Yoksa yıkanıyor da akşamdan kurutuyonuz mu soba başında..Bu esnada Reşit emmi bordo pantalondan hallice pijamanını mı giyür?

UNUTMA

Öleceğimiz son günden bugüne bir perspektifle bakacak olsaydık,kararlarımız çok farklı olurdu.(Leadbeater)